1 Ekim 2011

Bir sırt çantasına sığanlar...


Memleketten geri dönmenin burukluğu var içimde. En acısı da aileden uzak kalmak.Vedalaşırken akan sessiz göz yaşları, ne kadar sevildiğinin farkına vardığın ve sevginin içinde acıyarak bam teline dokunduğu anlar, boğazlarda düğümlenen kelimeler, güzel temenniler, içten sarılmalar, yeniden görüşme dilekleri..Canım Annemin verdikleri..Su kabağı ile lamba projesi düşünüyorum ya hayırlısı.Tarhana, taze ceviz, kırmızı biber, patlıcan, bir sırt çantasına daha ne sığar ki, küçük bidonda sarmalık yaprağı valize koyup getirdim.Gurbetliği tanımlamak hiç kolay değil...dinmek bilmeyen ince bir gönül yarası...

Hiç yorum yok: